Previous Lesson -- Next Lesson
YUHANNA - Işık Karanlıkta Parlıyor
Mesihin İncilinin Yuhannaya Göre Yorumu
b) Petrus ve Yuhanna Boş Mezara Koşuyorlar (Yuhanna 20:3-10)
YUHANNA 20:6-8
6 Ardından Simun Petrus geldi ve mezara girdi. Yerde duran bezleri 7 ve İsa’nın başına sarılmış olan mendili gördü. Mendil keten bezlerle birlikte değildi, ayrı bir yerde dürülmüş duruyordu. 8 O zaman mezara ilk varan öteki öğrenci de içeri girdi, olanları gördü ve iman etti.
Yuhanna dışarıda durdu, öğrencilerin önderi Petrus’un içeri girmesini bekledi. Kabre girip, içeride Mesih’in olmadığını ilk görenin, o olmasını istedi. Girişteki kayanın yuvarlanmış, kabrin boş olması, içeride düzenli bir şekilde dürülü duran keten bezler, genç Yuhanna’yı önce büyük bir şaşkınlığa uğrattı. Zihninde birçok düşünce gitti geldi. Tüm bunların ne anlama geldiğini kendisine bildirmesi için Rabb’ine dua etti.
Petrus hızla kabre girdi, dikkatli gözlerle içeriyi yokladı. İsa’nın yüzüne sarılan mendilin kefenle birlikte olmadığını, düzgün bir biçimde ötede durduğunu gördü. O halde İsa kaçırılmamış, sakin bir şekilde kabirden ayrılmıştı.
Mezara bir müfettiş edasıyla giren Petrus, olayın derin anlamını kavrayamamıştı. Yuhanna’nın yüreğinde ise, duaları sonucunda birden umut kıvılcımları parladı. Petrus’un davetiyle içeri girer girmez, Rabb’in dirilmiş olduğuna iman etti. Ölümden dirilen Mesih’le buluşması değil, boş kabir, yerdeki keten bezler onun yüreğinde iman yarattı.
YUHANNA 20:9-10
9 İsa’nın ölümden dirilmesi gerektiğini belirten Kutsal Yazı’yı henüz anlamamışlardı. 10 Bundan sonra öğrenciler yine evlerine döndüler.
Mesih, diğer düşünürler, peygamberler ve günahlılar gibi kabirde kalmadı, kirli bir giysi gibi ölümü üstünden atarak dirildi. Kutsal, asla günah işlemedi. Ölüm O’na asla güç getiremedi. Tanrı’nın sevgisi sonsuza dek, ne yok olur, ne de yenilgiye uğrar.
Mesih’in düşmanları bile, “O’nun cesedi mezarda çürüdü” diyemiyorlar, çünkü kabir boştu. Mesih ne kaçtı, ne de kaçırıldı; çünkü mezarına düzen hakimdi. O’nun boş kefeni Yuhanna’ya, Rabb’in bundan böyle dünyalık giysilere artık gerek duymadığını gösterdi. Bir ahırda başlayan dünyalık yaşamı boş bir kefenle son buldu. Ölümünden sonra da gerçek bir insan olarak kalmasına karşın, dirilişiyle birlikte, O’nun varlığında daha yüce, göksel bir aşama başladı.
Açık kabirden dönerken Yuhanna’nın zihni bu düşüncelerle doluydu. Ama o, Rabb’in diriliş zaferini ilk gören öğrenci olarak övünmek şöyle dursun, Tevrat’ta defalarca belirtilmesine karşın, bu mucizeye çok geç iman ettiği için utandı. İşaya kitabında (53. bölüm) adı geçen “Tanrı kulunun temsilciliğini ve zaferini” anlamadığı gibi, Davut’un tanıklıklarından da ancak, İsa’nın açıkladığını kavrayabilmişti (Luka 24:44, Habercilerin İşleri 2:25-32, Mezmur 16:8-11).
Fısıh bayramı sabahı bu iki öğrenci, yürekleri sıkıntı, umut, imanla karışık duygularla dolu, kabrini terketmiş İsa’ya duydukları özlemle evlerine döndüler. O’nun Tanrı Oğlu olduğunu henüz anlayamamışlardı.
DUA: Rab İsa Mesih! Sana yürekten şükrederiz, çünkü sen, içlerinde dirilişine iman yaratarak ve onlara sonsuz yaşam umudu bağışlayarak, öğrencilerinin yüreklerine galip gelensin. Sonsuz Tanrı olduğun ve bu sonsuzluğunu lütfunla bizlere de verdiğin için sana tapınırız. Dostlarımızı günah ölümünden kurtar, kurbanına imanla onlara da sonsuz yaşam bahşet.
SORU:
- Açık kabirde Yuhanna neye iman etti?