Waters of Life

Biblical Studies in Multiple Languages

Search in "Turkish":
Home -- Turkish -- Acts - 067 (Preaching in Antioch)
This page in: -- Albanian -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 2 - Diğer Uluslara Verilen Vaazların Raporları Ve Antakya'dan Roma'ya Kadar Kurulan Kiliseler - Kutsal Ruh Tarafından Görevlendirilen Elçi Pavlus'un Hizmeti (Elçilerin İşleri 13 - 28)
A - İlk Müjdeleme Yolculuğu (Elçilerin İşleri 13:1 - 14:28)

3. Önderler Pisidya Antakyasında Vaaz Veriyorlar (Elçilerin İşleri 13:13-52)


Elçilerin İşleri 13:44-52
Ertesi Şabat Günü kent halkının hemen hemen tümü Rab’bin sözünü dinlemek için toplanmıştı. Kalabalığı gören Yahudiler büyük bir kıskançlık içinde, küfürlerle Pavlus’un söylediklerine karşı çıktılar. Pavlus’la Barnaba ise cesaretle karşılık verdiler: “Tanrı’nın sözünü ilk önce size bildirmemiz gerekiyordu. Siz onu reddettiğinize ve kendinizi sonsuz yaşama layık görmediğinize göre, biz şimdi öteki uluslara gidiyoruz. Çünkü Rab bize şöyle buyurmuştur: ‘Yeryüzünün dört bucağına kurtuluş götürmen için seni uluslara ışık yaptım.’” Öteki uluslardan olanlar bunu işitince sevindiler ve Rab’bin sözünü yücelttiler. Sonsuz yaşam için belirlenmiş olanların hepsi iman etti. Böylece Rab’bin sözü bütün yörede yayıldı. Ne var ki Yahudiler, Tanrı’ya tapan saygın kadınlarla kentin ileri gelen erkeklerini kışkırttılar, Pavlus’la Barnaba’ya karşı bir baskı hareketi başlatıp onları bölge sınırlarının dışına attılar. Bunun üzerine Pavlus’la Barnaba, onlara bir uyarı olsun diye ayaklarının tozunu silkerek Konya’ya gittiler. Öğrenciler ise sevinç ve Kutsal Ruh’la doluydu.

Kutsal Ruh Pavlus’a rehberlik etti ve Mesih’in müjdesini reddeden ve kendisini soyutlayan, ama çok güzel bir ada olan Kıbrıs’tan, Anadolu’nun verimsiz bir bölgesi ve Ruh’un çalışmasının izlerinin görüldüğü yer olan Pisidya Antakya’sına doğru yönlendirdi. Tüm şehir elçinin tanıklığıyla çalkalanıyordu. Şabattan şabata, yedi günlük bir dönemde, Pavlus ver Barnaba doğruluğa aç olan birçok kişiyle konuştular. İsa’nın yeni umudundan bahsettiler. Böylece Rab’bin Antakya’daki tarlası sürülmüş ve sulanmış oldu. Sinagogdaki yaşlılar, Yahudi olmayan birçok kişinin yasaya uymak ya da Yahudi olmak için değil, ama ölümden dirilmiş Olan’a iman edip günahlarından özgür olmak için sinagoglarına akın ettiklerini gördüler. Bu nedenle İsa’ya küfredip Müjde’yi reddettiler. Yahudi ihtiyarlar, konuşmasını ya da mesaj vermesini engellemek için Pavlus’a karşı bağırıp çağırırken, ruhsal olarak aç olan yüzlerce insanın kurtuluş mesajını duymak için orada kalmaları ne kadar da müthiş!

Sonra elçi vurgulu fakat acı dolu bir yürekle Yahudiler’e şunları söyledi: “Tanrı babalarınızı seçtiği için, O’nda hakkınız ve paydaşlığınız olsun ve kurtuluş mesajını ilk sizler duyasınız diye Kutsal Ruh beni size yönlendirdi. Yine de, sizler Mesih’i yaşamınıza kabul etmek istemiyorsunuz. Bu nedenle, yasanın hizmetkârları olsanız da, ruhsal olarak ölüyorsunuz. Hayatınızda bağışlama olmadan yaşıyorsunuz ve yanlış bir şekilde, kişisel olarak yaptıklarınızla kurtulacağınıza inanıyorsunuz; bunun için Tanrı tarafından şiddetli bir yargıya uğrayacaksınız. Kudüs’teki kardeşlerinizin Tanrı’nın gerçek Mesih’ini reddettikleri gibi, sizler de O’nu reddediyorsunuz.

Bizler, sadece Eski Antlaşma üyelerine değil, ama Yahudi olma-yanlara da gönderildiğimiz için sınırlı değiliz. Tüm dünyaya bu ışığın yayılacağını, Rab’bin kurtarışının yeryüzünün dört bucağına yayılacağını (Yşa.49:6), Yeşaya’nın peygamberliğinin gerçekleşmesini görüyoruz.

Yeşaya peygamberin bu peygamberliği doğrultusunda Yahudi olmayanların elçisi olarak atanan Pavlus, güçlü bir imanla bu peygamberliğin kendisiyle ilgili olduğunu anlayıp cesaret buldu. Pavlus “Mesih’teydi” ve kendi ışığını değil, Mesih’in ışığını yaydı. Kurtarıcı, bu güne kadar geçen sürede yüz milyonlarca insanı kurtarmak için Pavlus’un vaazlarını kullandı. Aklanma, kutsanma ve arınmanın anlamını, Tanrı’nın sevgisiyle yönlendirilen bu elçinin açıkladığı gibi açık bir şekilde hiç kimse anlatmamıştır.

Büyük kalabalık, iki elçiyle Yahudiler arasında akıp giden suçlama ve kınamaları dikkatle dinlediler. Yahudiler’in kıskançlık, kin, öfke ve küfürlerine karşılık Pavlus ve Barnaba’nın barışçıl bir şekilde, alçakgönüllülükle dolu olarak sevgi, üzüntü ve ciddiyet içerisinde onları dinlediklerini gördüler. Açık bir şekilde, sadece Yahudiler’in değil, İsa Mesih’e tüm inananların da kurtuluş için seçildiklerini gördüler. Bu dinleyiciler, konuşmacılar aracılığıyla Tanrı sevgisini gördüler. Söyledikleri muhteşem şeyleri tam olarak anlamasalar bile, onlar aracılığıyla konuşan Ruh’a güvendiler.

Yahudi olmayan birçokları, kurtuluşun tüm insanlar için olduğuna inanarak iki elçinin tanıklıklarını coşkuyla kabullendiler. Sağduyulu ve olgun bir imana sahip olmamalarına rağmen, büyük bir coşku içerisindeydiler. Bazılarının ilk hevesleri azalmıştı. Sadece derin bir şekilde kurtuluşu kabul edenler, kendilerini tamamıyla Kurtarıcı’ya teslim ederek Mesih’te yürümeye devam ettiler. Onların hepsi çağrılmış, ama birkaçı seçilmişti. Luka, sadece Tanrı’nın yürekleri bilebileceği ve sadece sonsuz hayat için hazırlananların sonsuz hayatı alacağıyla ilgili olan, bu sırrı açıkladı. Göksel Babamız çekmedikçe, hiç kimse İsa’ya gelemez. Tanrı’nın tüm insanların kurtulmasını istediğini biliyoruz. Fakat onları hepsi gelmiyor. Her inanan içinde büyük bir sır barındırır. İmanımız hem bir armağan, hem de Tanrı’dan gelen bir ayrıcalıktır. Bunun için İsa’ya teşekkür ediyor musun? Tüm inançsızlığın bir saldırı olduğunu ve İsa’yı reddedenlerin yargı gününde hüküm giyeceğini biliyor musun?

Kurtuluşu kabul eden bu insanlar, Kutsal Ruh’un coşkusunu merkezden, Antakya’dan, tüm çevrelerine yaydılar. Uyanış bu şekilde vaaz etmeyle başlar. Burada açık olan bir şey vardı: Müjde’ye tanıklık edenlerin hiç biri ne para almıştı, ne de birileri onları belirli bir yere yönlendirmişti. Mesih’i izleyenleri yönlendiren ve onların üzerinde çalışan Kutsal Ruh’tu.

Yine de, dünyasal ruh, yasayı sahte bir şekilde korumak isteyen din öğretmenlerinin içinde eş zamanlı bir şekilde çalışıyordu. Anadolu Antakya’sındaki Yahudiler ateşli bir şekilde Antakyalı kadınlara geldiler ve yoldan çıkmış olanların şehirlerinden çıkartılması için kocalarına baskı yapmaları için onları ikna ettiler. Hile ve yetki, Müjde’nin yayılmasına karşıt olmak anlamına gelmektedir. Fakat Rab’bin Ruh’u, işkencelere sabırla göğüs geren inananlarda zafere ulaştı. Tüm baskıların ortasında, Kutsal Ruh’un coşkusuyla güçlendiler.

Pavlus ve Barnaba, tıpkı Mesih’in öğrencilerine reddedildiklerinde yapmalarını söylediği gibi, ayaklarının tozlarını silkeleyerek şehri terk ettiler. Onlar, bu reddedenleri Tanrı’nın yargısına teslim etmek zorundaydılar. Siz de Kutsal Ruh’un coşkusuyla doldunuz mu? Ya da, Tanrı’nın yargısına uğrayacağınızı bilerek Mesih’in kurtarışını reddettiniz mi?

Dua: Rab İsa, çarmıhtaki ölümünle insanoğlunu kurtardın ve her bir inananı Kutsal Ruh’unu vererek ödüllendirdin. Senin çağrını duymak için hazırlanmış ve böylece dünyanın ışığı olabilecek olan, ulusumuzun tüm şehirlerinde sana dua ederiz. Amin.

Soru 67: Pavlus, Yahudi olmayanlara vaaz etme hakkının olduğunu nasıl açıkladı? Bu iman, putperestler arasında nasıl algılandı?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 11:01 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)