Home
Links
Bible Versions
Contact
About us
Impressum
Site Map


WoL AUDIO
WoL CHILDREN


Bible Treasures
Doctrines of Bible
Key Bible Verses


Afrikaans
አማርኛ
عربي
Azərbaycanca
Bahasa Indones.
Basa Jawa
Basa Sunda
Baoulé
বাংলা
Български
Cebuano
Dagbani
Dan
Dioula
Deutsch
Ελληνικά
English
Ewe
Español
فارسی
Français
Gjuha shqipe
հայերեն
한국어
Hausa/هَوُسَا
עברית
हिन्दी
Igbo
ქართული
Kirundi
Kiswahili
Кыргызча
Lingála
മലയാളം
Mëranaw
မြန်မာဘာသာ
नेपाली
日本語
O‘zbek
Peul
Polski
Português
Русский
Srpski/Српски
Soomaaliga
தமிழ்
తెలుగు
ไทย
Tiếng Việt
Türkçe
Twi
Українська
اردو
Uyghur/ئۇيغۇرچه
Wolof
ייִדיש
Yorùbá
中文


ગુજરાતી
Latina
Magyar
Norsk

Home -- Turkish -- Acts - 116 (Paul Before Agrippa II)
This page in: -- Albanian? -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 2 - Diğer Uluslara Verilen Vaazların Raporları Ve Antakya'dan Roma'ya Kadar Kurulan Kiliseler - Kutsal Ruh Tarafından Görevlendirilen Elçi Pavlus'un Hizmeti (Elçilerin İşleri 13 - 28)
E - PAVLUS’UN YERUŞALİM VE SEZARİYE’DE TUTUKLANMASI (Elçilerin İşleri 21:15 - 26:32)

12. Pavlus Beraberindekilerle Birlikte II. Agripa’nın Huzurunda (Elçilerin İşleri 25:13-26:32)


Elçilerin İşleri 25:13-22
Birkaç gün sonra Kral Agrippa ile Berniki, Festus’a bir nezaket ziyaretinde bulunmak üzere Sezariye’ye geldiler. Bir süre orada kaldılar. Bu arada Festus, Pavlus’la ilgili durumu krala anlattı. “Feliks’in tutuklu olarak bıraktığı bir adam var” dedi. “Yeruşalim’de bulunduğum sırada Yahudiler’in başkâhinleriyle ileri gelenleri, onunla ilgili şikâyetlerini açıkladılar, onu cezalandırmamı istediler. “Ben onlara, ‘Herhangi bir sanığı, kendisini suçlayanlarla yüzleştirmeden, kendisine yöneltilen ithamlarla ilgili olarak savunma fırsatı vermeden, onu suçlayanların eline teslim etmek Romalılar’ın geleneğine aykırıdır’ dedim. Onlar benimle buraya gelince, hiç vakit kaybetmeden, ertesi gün yargı kürsüsüne oturup adamın getirilmesini buyurdum. Ne var ki, kalkıp konuşan davacılar ona, beklediğim türden kötülüklerle ilgili hiçbir suçlama yöneltmediler. Ancak onunla çekiştikleri bazı sorunlar vardı. Bunlar, kendi dinlerine ve ölmüş de Pavlus’un iddiasına göre yaşamakta olan İsa adındaki birine ilişkin konulardı. Bunları nasıl soruşturacağımı bilemediğim için Pavlus’a, Yeruşalim’e gidip orada bu konularda yargılanmaya razı olup olmayacağını sordum. Ama kendisi davasını İmparator’a iletti, İmparator’un kararına dek tutuklu kalmak istedi. Ben de onu İmparator’a göndereceğim zamana kadar tutuklu kalmasını buyurdum.” Agrippa Festus’a, “Ben de bu adamı dinlemek isterdim” dedi. Festus da, “Yarın onu dinlersin” dedi.

Krallar birbirlerini ziyaret ederler. Prensesler birbirlerini en hoş şekilde takdim ederler. Her biri kendine eşit olanı onurlandırır. Böylece birbirleriyle işbirliği yapabilirler. Güçlülerin arasındaki basit bir adam ise değirmen taşları arasındaki buğday tanesi gibidir.

Kral I. Hirodes Agrippa’nın oğlu olan II. Agrippa (12. bölüm) Filistin’i terk etmiş olan Roma valisi Feliks’in karısı Drusilla’nın kardeşiydi. II. Agrippa, ensest bir ilişkiden olan kardeşi Berniki’ye eşlik ederek Feliks’i ziyaret etti. Bu kral birçok hak ve belirli yetkileri elinde bulundurmaktan hoşlanmıyordu. Bu nedenle başkâhinleri atama ve kendisini makamından alma yetkisi de dâhil olmak üzere her iki yetkisini de devretti. Böylesine bir ayrıcalık Pavlus’un davası için büyük bir önem oluşturuyordu.

Görevdeki vali Festus, Pavlus’un ilginç hikâyesini Kral Agripa’ya anlattı. Bu öyle bir hikâyeydi ki, bir Romalı’nın anlaması çok zordu. Yahudiler’in Yüksek Kurulu sürekli olarak validen, acilen Pavlus’u ölüm cezasına çarptırmasını istiyordu. Ama Roma valisinin adalet anlayışı bu ısrara karşı çıktı ve davacı ve davalının birlikte bulunacakları bir resmi dava talep etti. Yahudiler Pavlus’un davasına herhangi bir sivil suç ilave etmediler. Böylece Pavlus’un tam anlamıyla masum ve doğru olduğu ortaya çıktı.

Fakat kısa sürede, eski valinin de farkına vardığı gibi, vali her iki taraf arasındaki ihtilafın içinde hırsızlık, tahrik veya cinayetin olmadığını, bunun tamamen öğretisel olduğunu anladı. Şikâyet ve savunmanın sonucunda, tüm sorunların ölmüş olan ama Pavlus’un hâlâ yaşadığını iddia ettiği Nasıralı İsa diye birinin etrafında döndüğü netleşti. Ne kadar şaşırtıcı değil mi? Dünyasal bir adam olan Festus, Müjde’nin merkezini kısa sürede kavradı. Bu bizim imanımızın özüdür: İsa çarmıha gerildi, ölümden dirildi ve sonsuza kadar yaşamaya devam edecek. Bu sizin imanınızın da tarihi gerçeği değil mi? Kurtuluşunuzun, umudunuzun ve gücünüzün kaynağının çarmıha gerilen, ölen ve dirilen Mesih olduğunu biliyor musunuz? Yoksa siz de olayın aslını kavrayan, ama aslında Mesih’in özünü anlamamış olan o eğitimli vali gibi hâlâ kör müsünüz?

Soru 116: Vali Festus Mesih’in ölümü ve dirilişini neden anlayamadı?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 11:37 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)