Home
Links
Bible Versions
Contact
About us
Impressum
Site Map


WoL AUDIO
WoL CHILDREN


Bible Treasures
Doctrines of Bible
Key Bible Verses


Afrikaans
አማርኛ
عربي
Azərbaycanca
Bahasa Indones.
Basa Jawa
Basa Sunda
Baoulé
বাংলা
Български
Cebuano
Dagbani
Dan
Dioula
Deutsch
Ελληνικά
English
Ewe
Español
فارسی
Français
Gjuha shqipe
հայերեն
한국어
Hausa/هَوُسَا
עברית
हिन्दी
Igbo
ქართული
Kirundi
Kiswahili
Кыргызча
Lingála
മലയാളം
Mëranaw
မြန်မာဘာသာ
नेपाली
日本語
O‘zbek
Peul
Polski
Português
Русский
Srpski/Српски
Soomaaliga
தமிழ்
తెలుగు
ไทย
Tiếng Việt
Türkçe
Twi
Українська
اردو
Uyghur/ئۇيغۇرچه
Wolof
ייִדיש
Yorùbá
中文


ગુજરાતી
Latina
Magyar
Norsk

Home -- Turkish -- Acts - 026 (The Death of Ananias and Sapphira)
This page in: -- Albanian -- Arabic -- Armenian -- Azeri -- Bulgarian -- Cebuano -- Chinese -- English -- French -- Georgian -- Greek -- Hausa -- Igbo -- Indonesian -- Portuguese -- Russian -- Serbian -- Somali -- Spanish -- Tamil -- Telugu -- TURKISH -- Urdu? -- Uzbek -- Yiddish -- Yoruba

Previous Lesson -- Next Lesson

Elçilerin İşleri - MESİH'in Zafer Alayı!
Studies in the Acts of the Apostles
Bölüm 1 - Yeruşalim, Yahudiye, Samiriye Ve Suriye’de Bulunan İSA MESİH'in Kiliselerinin Temelleri - KUTSAL RUH’un Yönetimindeki ve Elçi Petrus’un Liderliğindeki (Elçilerin İşleri 1 - 12)
A - Yeruşalim’deki İlk Kilise’nin Gelişimi Ve Büyümesi (Elçilerin İşleri 1 - 7)

14. Hananya ve Safira'nın Ölümü (Elçilerin İşleri 5:1-11)


Elçilerin İşleri 5:1-6
1Hananya adında bir adam, karısı Safira’nın onayıyla bir mülk sattı, paranın bir kısmını kendine saklayarak gerisini getirip elçilerin buyruğuna verdi. 2Karısının da olup bitenlerden haberi vardı.3 Petrus ona, “Hananya, nasıl oldu da Şeytan’a uydun, Kutsal Ruh’a yalan söyleyip tarlanın parasının bir kısmını kendine sakladın?” dedi.4 “Tarla satılmadan önce sana ait değil miydi? Sen onu sattıktan sonra da parayı dilediğin gibi kullanamaz mıydın? Neden yüreğinde böyle bir düzen kurdun? Sen insanlara değil, Tanrı’ya yalan söylemiş oldun.”5 Hananya bu sözleri işitince yere yıkılıp can verdi. Olanları duyan herkesi büyük bir korku sardı.6 Gençler kalkıp Hananya’nın ölüsünü kefenlediler ve dışarı taşıyıp gömdüler.

İşlenen her günah sadece bir hata değildir, aynı zamanda yasaya karşı bir kusurdur. Ayrıca her kusur sadece bir dikkatsizlik değil, aynı zamanda, Tanrı’nın yüceliğine karşı yapılmış bir suçtur. Kendi hareketlerini başka birinin hareketleriyle karşılaştıran kişi, kendini yüzeysel olarak yargılar. Kendisini, “bizler zaten zayıfız” diyerek affeder. Fakat Tanrı’yı bilen kişi, Kutsal Ruh’un gücünde yaşar. Günahın ne olduğunu bilir, çünkü Tanrı’nın gözünde küçük ya da büyük günah diye bir şey yoktur. Günahın karşılığı ölümdür! Hananya ve Safira’nın durumu bizim durumumuzdan farklı mı? Aslıdan burada Tanrı’nın dilediği zaman insanları yargılayabileceğini görüyoruz.

Tabii ki şöyle sorabilirsiniz: “Neden Kutsal Tanrı bize katlanıyor, neden bizleri hemen yok etmiyor? Hananya’yı hemen öldürmüştü, hatta o parasının büyük bir kısmını Tanrı’ya bile vermişti.” Bizler Tanrı’nın yargısındaki gizemi bilemiyoruz. İkinci ayette, bu ailenin farkında olmadan bir günah işlediğinden bahsetmiyor, aksine önceden tasarlanmış birşey olduğunu görüyoruz. Gerçekten Petrus’da Tanrı’nın Ruhu’nun olmadığını düşünmüş olmalılar. Fakat Tanrı’nın Ruhu inanlılarda yaşar ve yürekleri bilir.

Bu çift belki de ailelerinin geleceği için bir plan yapmıştı. Oysa ki Hananya ismine layık davranmadı ve Tanrı’ya güvenmedi (Hananya, “Tanrı lütüfkârdır” anlamına gelir). Onlar iki efendiye kulluk etmek istediler, oysa ki bu mümkün değildir ve sonuç olarak parayı Tanrı’dan daha çok sevdiler.

Hananya ve eşi tüm paralarını kiliseye bağışlamak zorunda değildi, verilen tüm bağışlar kişisel arzularla gerçekleşirdi. Bazıları paralarının tamamını vermediler ve bunu açıkca söylediler. Fakat Hanan¬ya ve Safira’nın durumu biraz farklıydı, çünkü her ikisi de daha ‘ruhsal’ görünmek istiyordu. Belki böylece kilisede daha önemli bir konumda, söz sahibi kişiler olacaklarını düşünüyorlardı. Tüm paralarını kiliseye verdiklerini düşünmelerini umdular, oysa ki tamamını değil, sadece bir kısmını vermişlerdi. Hananya toplantıya ciddi bir dindarlık ve adanmışlıkla geldi. Kendisinde olan her şeyi Tan-rı’ya verdiğini göstermek istiyordu. Böylece sanki tamamen Tanrı’ya adanmış biri olarak gözükecekti. Fakat paranın bir kısmı cebindeydi. İsa bu gibi durumlara “ikiyüzlülük” diyor. Belki de bu, kiliselerdeki en iğrenç günahtır. Tamamen Şeytan’dan kaynaklanıyor, çünkü yalanın babası odur.

Bizler de ikiyüzlüyüz. Her birimiz birçok günah işlediğimizi biliyoruz, fakat buna rağmen düzgün görünmeye çalışıyoruz. Ancak vicdanımız açıkça söylediğimiz günahları kaydediyor. Ahlaksızlıklarımız, kötü düşüncelerimiz, gözümüzün gördüğü her günah kaydediliyor. Buna rağmen bizler ailemiz, insanlar ve kilise tarafından yüceltilmeyi bekliyoruz. Bizler gururlu bir tavuskuşu gibiyiz. Halbuki ölümcül zehirlerle dolu bir mezar gibiyiz. Sevgili kardeşim, kim olduğuna Tanrı’nın ışığı altında baktın mı?

Hananya ve eşi Safira (Safira güzel demektir) sadece parayı Tanrı’ya tercih etmemişlerdi, aynı zamanda her birimizin yaptığı gibi ikiyüzlü davranmışlardı. Onlar yavaş yavaş Mesih’teki lütuftan uzaklaştılar. Şeytan tıpkı Yahuda’nın yüreğini doldurduğu gibi onların da yüreğini doldurdu. Parayı seven insan maalesef yavaş yavaş Şeytan’ın tarafına geçmektedir. Bu şartlar altında kilise için gerçekten çok tehlikeli bir duruma geldiler. Şeytan yavaş yavaş içeri sızıp kendi değersiz prensiplerini uygulamaya çalışıyordu. Kıskançlık, gurur, yalan Tanrı’nın krallığına girmeye başlıyordu. Oysaki o ana kadar kutsallar tek yürek, tek ruh olmuşlardı. Herkes birbirine saygılıydı ve Baba Tanrı’nın yüceliği için yaşıyordu. Ken¬dilerini Tanrı’ya yaraşır birer kurban olarak sunuyorlardı, hem de Kutsal Ruh’un doluluğuyla.

İşte bu muhteşem yetkiyle Mesih’in dünyadaki bedeni, tam bir yüreklilikle Şeytan’ın oyunlarına karşı durma gücüne sahiptir. Petrus, anlayışlı bir ruha sahip olduğu için Hananya’nın yalanını hemen yakaladı. Yüzündeki bu yalan örtüsünü kaldırdı ve Kutsal Ruh’a yalan söylediğine karar verdi. Aslında bu, Tanrı’nın kendisine yalan söylemekti. Hananya daha önceleri Mesih’in ardı sıra gittiğini söylüyordu, fakat bu durumda Kutsal Ruh’a karşı günah işleyerek ciddi bir günaha düştü.

Tanrı’nın Ruh’u elçilerin sözlerini onaylarcasına, Hananya’nın ca¬nını hemen orada aldı. Gerçeğin Ruhu günahından tövbe etmeyen Hananya’yı ve onun ahlaksız suçunu affetmedi. Bizim Tanrımız sadece sevgi Tanrısı değildir, O aynı zamanda kutsaldır. Affetmeyi sever, ama yüreğini gerçeğe kapamış olan, Tanrı’nın sevgisine karşı duran kişide kendi kendine Şeytanca davranmaya başlar. İşte bu yüzden Tanrı’nın merhametinin ona karşı olmadığını görüyoruz.

İlk kilise Tanrı’ya yakın bir hayat sürdü. Bu topluluğun ortasında Tanrı zaman zaman Şeytan karşısındaki hükmünü gösterdi. Bu yargı, gerekli olan gerçeğin tamamlanmasıydı ve günahın karşısındaki ücret elbetteki ölümdü.

Dua: Ya Rab, ikiyüzlü olan bu kuluna merhamet et. Benim günahlarımı ve para sevgimi biliyorsun. Lütfen tüm yalanlarım için beni bağışla ve beni tüm ikiyüzlülüğümden kurtar. Böylece sana benzer olayım. Tüm ahlaksızlığı ağzımdan al, topluluklarımızı temiz kıl ve bizleri sabırla kutsallaştır. Amin.

Soru 26: Neden Kutsal Ruh Hananya’ya bu kadar çabuk bir ölüm getirdi?

www.Waters-of-Life.net

Page last modified on September 28, 2012, at 10:22 AM | powered by PmWiki (pmwiki-2.3.3)